BİNBİR
HADİS
|
1-
"(İnnallahe teâlâ
emereniy bihubbi erbaatin ve ahbaranî
ennehu yühübbühüm: Aliyyün
minhüm ve Ebuzer vel Mıkdad
ve Selman.)"
"Allahü Teâlâ,
bana dört kimseye kat'iyyen muhabbet etmekliğimi
emretdi ve kendisinin de onları sevdiğini haber
verdi. Eshâb-ı bâsafâ:
"Kimlerdir yâ Resûllâllah)"
diye sorduklarında, Resûllüllah:
Bunların da biri Ali, biri Ebûzer,
biri Mıkdad, biri Selman'dır" buyurdular. "
2
- "Ali, va'dlerimizi incâz ve borcumu kazâ
eder."
3
- "Ali benden ve ben Ali'denim. Benim borcumu hiç kimse
te'diye etmez, ancak ben
veya Ali edâ eder."
4
- "Ali, cennetde sabah yıldızı gibi zâhir olur."
5
- "Ali, basdığı toprağa kadar îman ile doludur."
|
ŞEHİDLER SULTANI
İMÂM-I HÜSEYN
|
MERSİYE-İ
İMAM-I HÜSEYN ALEYHİSSELÂM
Muharremdir,
kamer mahzun, güneş me'yus kan ağlar
Felek
serkeşte mebhût, hayrete dalmış cihan ağlar.
Cef'â-yı Şâh-ı mazlûme tahammül
etmeyip dağlar
Ezelden gözlerinden âblar olmuş
revan ağlar
Ne düşmensin, behey ibn-irirecm, ey sâkî-i iblis
Senin yaptıklarına düşmen-i insan olan ağlar.
Medine halkına kıldı vedâ ol kân-ı
ilmül gayb
Tutup âfâkı bir efgan, yanar pîr
ü civan ağlar
Nice günler edip kat'ı merâhil âkıbet bir gün
İrüp Kerb ü Belâda cümlesi Hakka divan ağlar.
Bilinmişdi ki ol yerler serencâm-ı
şehâdettir
Bilinmişdi ki ol yerden geçilmez
hânedân ağlar.
İmâm-ül-Etkıyâ toplandırıp etbâ vü ahbâbın
Okur bir hutbe bir bir fitneyi eyler beyân ağlar.
Kuruldu hayme-i ahdar o gün Kerb
ü Belâ içre
Bugün Kerb ü Belâda kaldı hâlâ
âşıkan ağlar.
Yazıp bir nâme reis-ül-usât'a söyledi ey kavm
Bu fitne sarsar İslâmı, yıkar dîni, îman ağlar.
Hezâran şetm ile Sa'd oğlu hem
gönderdi bir nâme
Anı dil söylemez kâfir dahi olsa
zebân ağlar.
Hücûm etti o mel'unlar kitâbullahı imhâya,
Sanarsın bir kıyâmet koptu toz ağlar duman ağlar.
Kesildi her taraftan su, sabiler
gül gibi soldu,
Su ağlar, servi ağlar, bahçe ağlar,
bâğıbân ağlar.
Bozuldu gülşen-i bâğ-ı risâlet hâr ile doldu
Gül ağlar, bülbül ağlar, lâle ağlar, erguvan ağlar.
Hezârân zulmile yetmişiki sâdık
olup kurban
Halâyık titreyüp bu kıssadan kevn
ü mekân ağlar.
Kesildi başları bin cevrile bir âşık-ı zârın
Kesen mel'unlara lânet edip seyf ü sinan ağlar
Ali-Ekberle Kasım can verip cânânını
buldu,
Ali-Asgar sabî okla vuruldu ümmühân
ağlar.
Vefâya dâvet etmek, sonra bin dürlü cefâ etmek,
Size ey kâvm sek dersem, behâim bîgüman ağlar.
Yirmibin kişi birden ok attı,
Şâh-ı mazlûme
Bizi atman diyüp zâlimlere tîr
ü kemân ağlar.
Ok atmak kurret'ül ayne değil mi aslını imha
Sebebsiz mi bugün hâlâ hakikî müslüman ağlar.
Ciğergâh-ı Habîb-i Kibriyâya ok
atan mel'un
Cehennemde bugün şeytanla kurmuş
âşiyân ağlar.
Cihânın sâhibinden bir su kıskanılmış, âh
Fırat ağlar, Murad ağlar, zemîn ü âsüman ağlar.
İmâm'ül müttakînin Şîmr-i mel'un
kesti çün bâşın
Cehennem kaynayıp Arş sayha etti
Tevleşân ağlar
Ayak bastı o mel'un kalb-gâh-ı sırr-ı Kur'ân'a
Aliyy ü Fâtıma Peygamber-i âhir zaman ağlar.
Harem-gâh-ı Habîb-i Kibriyâye
doldu nâ mahrem
Bizi hep öldürün derler, sabilerle
zenân ağlar.
Çadırdan nâle vü feryâd yükseldi semâvâte
Melekler sordular noldu, dediler teşnegân ağlar.
Döküldü hûn-i mazlûman yere, yer
mâteme girdi
Melekler inleyüp titrer felekde
kehkeşân ağlar.
Nisâ-yi Ehl-i Beyt üryân ü giryan kaldı çöllerde
Çöl ağlar, dağlar ağlar, vâdî-i berr ü yeban ağlar.
O şâhın derdi etmiş cümle insan
oğlunu giryân
Bilenler bilmeyenler hep bu derd
ile inan ağlar.
Gelip birkaç deve çulsuz yularsız Şimr-i mel'un der
Bugün Şâma sefer lâzım bu emri her duyan ağlar.
Deve üryân, ciğer püryân, yürürler
aç susuz sibyân
Deve ağlar, ceres ağlar, yol ağlar,
kârban ağlar.
Meşakkatle develer kat'-ı menzilden kalıp bîtab
Düşüp yollarda ma'sûmân eder âh ü figan ağlar.
O yollarda, o çöllerde, o ıssız
gurbet ellerde
Sükeyne Zeyneb'in ahvâline hûr-i
cinân ağlar.
Dikildi nîzeye Sultân-ı kevneynin ser-i pâki,
Çıkıp bir nûr olur arş sayesinde sâyeban ağlar.
Nihayet bir sabahdı Şam'a dahil
oldular âh Şam,
O tâli'siz misafirler konuldu
hâne, hân ağlar.
Bu hâle ağlayan gözler, görür elbette dîdârı
Bunun gafilleri ağlar, muhakkak câvidan ağlar.
Belâ-i Ehl-i Beyti yazmağa imkan
mı var asla
Söz ağlar, söyleyen ağlar, kalem
ağlar, yazan ağlar.
Hüseyn ağlar gözü yaşı olur âlemlere rahmet
Yez d ağlar gözü yaşı olur lâ'net feşân ağlar.
Yezîd bir nâm-ı dünyaya değişti
Şâh-ı ukbâyı
Nidem ol nâm-ı mel'ûnu kim nâm
ağlar, nişân ağlar.
Evet hazmetmemişti Âl-i
Süfyan Dîn-i İslâm'ı
Resûlün âline yaptıklarına kâfirân ağlar.
Alî nûrunu itfadan garazdı dîni
mahvetmek,
İmâm-ül-Müctebâya verdiler zehri
yılan ağlar.
Ezelden ağlarım, akdı dü çeşmim kanlı yaşımla
Ne hâbım var, ne râhat var, yanan cismimde cân ağlar.
İki göz oldu a'mâ ağlarım ey kurret'ül
ayneyn
Kemâlî suz-i derdinle nihân
ağlar, ayân ağlar.
Osman
Kemâli Efendi
|
|